Yeni bir hafta da tekrar merhaba,
Bugün sizlerle buluşmamızda, yazıma Osho’nun bir sözü ile giriş yapmak istiyorum: Ego bir buz dağıdır. Onu erit. Onu derin sevginin içinde erit. Böylelikle o kaybolsun ve sen okyanusun parçası haline gel…! Hayat küçük şeylerden oluşur. Eğer sen seversen büyük olurlar.
Bu arada kısaca Osho’dan bahsetmek istiyorum. Hindistan’ın Madhya Pradesh eyaletinde Kuchwada da 11 Aralık 1931 yılında dünyaya gelmiş bir felsefecidir. Gerçekliği kendi deneyimleri ile elde etmekten yanadır. En önemlisi de, geçmişin modası geçmiş yöntemlerinin ve günümüz modern hayatının getirdiği sıkıntının altında ezilen çağdaş insanın çok derin bir ruhsal temizlenme sürecinden geçmesinin şart olduğunu söylemiştir. 19.Ocak.1990 yılında vefat etmiştir.
Kendisinin farkına varabilmiş ve bu farkındalığı kavramış olan insan ruh ve beden arasındaki iletişimini doğru sağlayarak kendine yeter. Ruhun ve bedenin doğru iletişimi için, evrendeki var oluş amacımızı anlamamız gerekir. Var oluş amacını kavramak ruhsal ve bedensel arınmalarla mümkündür. Ruhsal arınmalar var oluşu bütünü ile kabul etmek ve sevgi ile kucaklamak,bedensel arınmalar ise sağlıkla ilgili olanlardır.Her şekilde temelde sevgi ile kabulleniştir yapmamız gereken! Yaşadığımız an bütün geçmişi kapsar ve geleceğin bütün potansiyelini taşır.Aynı zaman da bütün geleceği barındırır.Geçmişte yaşadığımız olumlu ve olumsuz;başarılar-başarısızlıklar ,mutluluk duyduğumuz ve hissettiğimiz her ne varsa yada mutsuzluğumuza neden olan herşey; acılar, düşler, hayaller,idealler gerçekleşen yada gerçekleşmeyen tüm bir yaşam ve izleri, bizleri olgunlaştırarak geleceğimizi hazırlar.Bakış açımızı değiştirerek hayata başka bir pencereden bakmamızı sağlar.Gelin işe SEVGİ ile kendimizden başlayalım. Kendi gerçeğimizin farkında olalım ve kabullenelim. üşüncelerimizin; Duygularımızın, Eylemlerimizin, Alışkanlıklarımızın Kişilik ve Karakterimizi kısaca bizi nasıl etkilediğini analiz ederek kendimizi tanıyalım ve anlayalım. İnsan bir sürü şeyi bilerek değil, yalnızca farkında olarak gerçekten bilen biri olur. Kendimizi; objektif ve subjektif gerçekler arasında ayırım yaparak, yargısız olmayı başararak, başkalarının söyledikleri ve yaptıkları karşısında yansız kalarak, saygı gösterek özbenliğimizi ortaya çıkarabiliriz. Olumlu ve pozitif bakış açısınına ne kadar kısa sürede sahip olursak, yaşam enerjimizi hızlandırır ve hedeflerimize ulaşmadaki mutluluğumuzu yaşamış oluruz. Yaşamı nasıl kucaklarsak o da bizi o şekilde kucaklar… İnsan bir sürü şeyi bilerek değil, yalnızca farkında olarak gerçekten bilen biri olur. Evrenin yasaları ve kuralları değişmeyeceğine göre SEVGİ‘ye, İLGİ’ye, BİLGİ’ye ve DİSİPLİN’e önem verelim.
Herşeyden önemlisi İNSAN Ol’manın farkındalığını, güzelliğini ve keyfini yaşayarak özel olduğumuzu unutmayalım.
Sağlıkla ve huzur dolu kalmanız dileğimle…..SEVGİLERİMLE