Home Antalya Krem Karamel

Krem Karamel

436
0

Krem Karamel’in sahibi Selahattin Kaplan ile sohbet ettik, pastanede damak tadı ve hijyen çok öne çıkıyor. Liman Mahallesi’nde, yabancı ve yerli turistlerin rağbet gösterdiği, “Krem Karamel” cafe&butik pastane, Lezzet Mekanları içinde yerini almış durumda.Ziyaret ederek, sipariş verebildiğiniz gibi, 259 48 47 numaralı telefona da ulaşıp, paket servisi verebileceğiniz, ender tatları yakalayabileceğiniz bir yer. 

Merhabalar hayırlı olsun yeni açtınız değil mi burayı?

-Evet, 5 ay oldu.

Sizi tanıyabilir miyiz?

-Ben Selahattin Kaplan. Elektrik Mühendisiyim. Bu meslekle uzaktan yakından ilgim yok ama hayalim olan bir şeydi bu uzun yıllardır hayalini kurduğum bir şey. Türkiye’de uzun yıllar Güneydoğuda telefon şebekeleri yaptık kendimiz kendi firmamız. Güneydoğunun hemen hemen her ilinde her ilçesinde emeğimiz var. Ben bire bir işin başında duruyordum.

Nereden aklınıza geldi?

-Yurtdışına gittim 2000 yılında. Bir firmada elektrik mühendisi, elektrik grup şefi olarak görevliydim. 12 sene çalıştım Rusya da Sibirya da. Şehrin değişik yerlerini restaurantlarını cafelerini seven bir insanım değişik tatlara meraklıyım. Rusya da her şehirde dünya restaurantları vardır İtalyan, Balkan restorantları , Türk restaurantları, Japon restaurantları güzel kafeler var insanların gidip oturabileceği . bizim burada ki amacımız da Antalya bir turizm şehri yabancılar oturup çoğu şeyi bir arada bulamıyor istediklerini bulamıyorlar.

Kendi damak tatlarını mı bekliyorlar?

Evet, damak tadını bulamıyor burada. Ya kahveyi iyi alıyoruz makineyi iyi almıyoruz. Kahveyi iyi alıyoruz güzel yapamıyoruz çay güzel demlemiyoruz çayı 2 çeşit yapıyoruz 10 çeşit çay vermiyoruz insanların seçme yok. Bir de Antalya’da ki dezavantaj şu hangi pastaneye giderseniz gidin hepsinin vitrini aynıdır. Aynı pastaları aynı tatlıları aynı sütlaçları görürsünüz belki şekli değişiktir ama tadı aynı. Bizim burada ki amacımız Antalya’ ya farklı bir vizyon farklı bir şey konsept katalım. İnsanlar gelip gördüğünde farklı bir şeymiş tadına bakalım tabi tadına baktığında da tadının damağında kalması lazım.

Peki, bu Türk damak tadına uygun pastalar mı, yoksa yabancıların damak tadına uygun pastalar mı?

-Tabi her ikisi de mesela şu an Türkler çok rağbet ediyor pastalarımıza çünkü damak tatlarına çok uygun pastalarımız. Gerçi bizim Türk pastalarımızda güzel yapılırsa hakkını verirse insanlar, çok güzel pastalarımız var. Krema yerine ucuz şanti kullanılıyor. Emek harcanmıyor nasılsa yiyorlar diye başka alternatif de yok diye insanlar gerçekten pasta yiyemiyor.

Şunu mu diyebiliriz aslında Türkiye’de üretilen pastaları siz de yapıyorsunuz ama biraz daha farklı uygulamalarınız var?

-Tabi ki farklı uygulamamız şu; malzemeyi kaliteli malzeme kullanıyoruz malzemeyi kararında kullanıyoruz. Bizim yaptığımız Türk yaş pastalarını yabancılar çok beğeniyor.  Niye? Pastayı kremaya boğmuyoruz kararında kremasını koyuyoruz. Hazır kek almıyoruz hazır kek karışımı kullanmıyoruz. Kendimiz yapıyoruz, tadı güzel oluyor, istediğiniz kıvamı veriyorsunuz…

Ayrıca Türk pastalarının yanında, Rus pastaları da yapıyorsunuz? Eşiniz galiba Rus kökenli değil mi. 

-Evet, eşim Sibirya kökenli.  Sibirya’da tanıştık. Yaklaşık 9 yıllık evliyiz 2 tane kızımız var.

Allah bağışlasın.

-Teşekkür ederim cümlemizin.  Rusya da ki insanların çoğu evde pasta yapar bizim gibi değil yemek yapar gibi orada kadınlar evde yaparlar. Özel günlerinde bayramlarda,  doğum günlerinde onlar için önemlidir. Yılbaşı bu türlü günler çok önemli. Bu günlere özel ciddi hazırlıklar yaparlar. Bizim burada yaptığımız çoğu pastayı Rusya da kadınlar evlerinde yapıyorlar.

Eşiniz de bu pastaları yapmayı biliyor o zaman?

-Tabi tabi bende bu pastaları Rusya da çok yedim tadını oradan biliyorum pastaları. Tabi ki ne kadar istesek de orada ki tadı yakalayamıyoruz. Biz biraz içeriğini değiştirip kendi iklimimize uyarladık. Rusya da yapılan pastanın kremasın da %50 tereyağı vardır % 50 süt kreması vardır. Karamel dediğimiz. Burada bir pastanın içinde 250 gram tereyağını yediremeyiz insanlara, bu sıcakta kimse yiyemez. Malum Antalya yazları çok sıcak biz de daha farklı şeyler uyguladık. Kremasını hafifleştirdik yaz pastası şekline getirdik. İnsanlarımızın damak tadına uygun hale getirdik. Şu anda vitrinimizde kalorisi çok düşük insanlarımızın yaz sıcağında yiyebileceği pastalar var.

Rus pastası var mı? Bulunduğumuz yer şu anda mahalle olarak burası Hurma- Liman bölgesi yaşayan Rus sayısı oldukça fazla görünüyor?

-Ağırlıkta Ruslar var. Almanlar var ve çeşitli milletlerden pek çok yabancı insan yaşıyor bu bölgede. Çünkü burası Konyaaltı sahiline yakın bir bölge olduğu için, burada ki yatırımcı iş adamları apart otel evler yapmışlar kiralık acenteler ve emlakçılar aracılığıyla burada ki apartları kiralıyorlar günlük, aylık haftalık. Bizde burada bu insanlara hizmet veriyoruz. Burada kahvaltılarını burada yapıyorlar, öğlen yemeklerini yiyorlar, hafif salata çeşitleri servis ediyoruz. Yabancılar kahveyi çok seviyor.

Nasıl bir kahve? Bir özelliği var galiba

-Evet, İtalyan kahve kullanıyoruz aroması çok güzel. Türkiye de satılan kahvelerin hemen hemen en pahalısıdır. Yabancılar arasında kahvenin tadına baktığı zaman ismini bile söylemeden markasını anlayanlar var. Kahveyi yaptığımız makine de çok güzel bir makine manuel bir makine kendimiz ayarlıyoruz dozunu.
Kahve makinesinin de önemi var değil mi güzel bir kahve tadı yakalamakta?

-Çok önemli makine var basarsınız Latte dersiniz size sütle karışık kahve verir. Ama bu makine de misafir gelir der ki; Benim Lattem’ in kahvesi biraz  az olsun veya  sütü çok olsun der burada kendiniz istediğiniz gibi ayarlıyorsunuz tadını müşterinin istediği şekilde bu tamamen sizin el becerinize bağlı. Biz bu markanın bölge müdüründen 1 hafta eğitim aldık. Makineyi kahveyi nasıl kullanıp yapmamız gerektiğini öğretti. Kahve çok önemli kahvenin paketini açıyoruz hepsini boşaltmıyoruz hazneye değirmene kalanı sıkıca bantlatıp buzdolabında saklıyoruz çok önemli kahve aroması kaybeder ve bayatlar. Haznede kahve olmayacak kahve öğütülmeyecek yapacağınız zaman kahveyi öğütüp kullanmalıyız. Kahve hastası insanlar burada içtiği zaman gerçekten çok beğeniyorlar. İyi bir şey yapmak için bütün kurallara uyuyoruz. Türkiye’de içtikleri en güzel kahve olduğunu söylüyor müşterilerimiz.

O zaman biz de kahveyi içip devam edelim yorumunu yapalım olur mu?

-Evet, bende size hemen cappuccino hazırlıyorum o zaman.

Evet, cappuccinolar geldi, tattık, tadı çok güzeldi. Elinize sağlık, pastalarda çok güzeldi.

-Afiyet olsun

En öne çıkan pastalar hangileri?

-Ballı pastamız var, Napolyon pastamız var.

Ballı pastadan biraz bahseder misiniz?

-Ballı pasta Slav ülkelerinin hepsinde yapılan bir pastadır. Slav kökenli dediğimiz balkanlar da dahil olmak üzere bilinen ve yapılan bir pastadır. Ama her ilkede adı farklıdır Napolyon pasta da vardır bilinir bu bölgelerde ballının çikolatalısı var “Spartak” dediğimiz.

İçinde gerçekten bal mı var?

-Kekinin içinde bal var. 1 kilo kekin içinde yaklaşık olarak 150-200 gram arasında bal var. Şeker tadını baldan alır. Şeker kullanılmaz o yüzden adını baldan alır. Ballı da güzel ve kaliteli bal olması lazım ki o tadı alabilelim. Bal’ı Muş’ta anlaşmalı olduğum bir bal firması var Muş’ dan getirtiyoruz balımızı her ay bize 20-25 gönderir firma. İnsanların Lara’dan, Belek’ten, Kemer’den gelmesi tesadüf değil tabi kullanılan malzemenin kaliteli olması.

Başka ürünler var mı ballı pastanın dışında?

-Napolyon pastamız var. Onun da keki milföy hamuruna benzer. Napolyon biraz daha ağırdır. Çünkü hamuru bol bol tereyağı ile yoğrulur. Katman katman olması için kreması da kendi yaptığımız bir krema, hazır değil biraz ağırdır kış mevsimin de yenebilecek pastalarımızdan Napolyon pasta. Ama Rus müşterilerimiz şimdi yiyorlar.

Damak tadına çok iyi cevap veren pastalardan birisi galiba Napolyon pasta?

-Evet. Kimi diyor ki; Rusya ‘da ki pastalardan daha güzel. Ben şuna bağlıyorum verilen emek pasta ve kullanılan malzemenin kalitesi. Pastalar o kadar zor bir süreçten geçiyor ki yapımı hamuru bile yaparken ocakta ısıtıyoruz o ısıtma süresini kaçırırsanız tadı değişiyor. Çok kolay değil böyle bir tadı yakalamak. Mesela şimdi  arkadaşlar bu pastayı yeni bitirdi doğum günü pastası . Anlaşmalı olduğumuz kreşler var bu pasta 2 günde bitiyor Heykeltıraş gibi işliyorlar ustalarımız pastaları. Genelde kreşlere Türk yaş pastası gönderiyoruz çok beğeniliyor.  Şeker hamurunu pek tavsiye etmiyoruz müşterilerimize çocukların şeker hamurlu pastalar yemesine karşıyız doğal olmasından yanayız pastaların malzemeleri konusunda ama müşterimiz çok ısrar ederse şeker hamurundan da yapıyoruz.

O zaman şöyle diyebilir miyiz; Krem Karamel’in konsepti  Türk damak tadına uygun hem de yabancıların damak tadına uygun.

-Tabi ki hem yabancıların da burada yiyebilecek bir şey buluyor kendi insanımız da geldiğinde burada yiyecek bir şey buluyor. Kahve konusunda özellikle iddialıyım kahveyi çoğunlukla kendim yapıyorum, çaylarımız çok güzel çok çeşitli çaylarımız var bitki çaylarımız meyve çaylarımız doğal tamamen katkısız demliklerde demler servis yaparız. Normal Türk çayımız 6-7 defa demlenir. Sürekli taze çayımız olur. Bitmese de demlenir insanlar taze çay içsin diye.

Peki, bu sektörde başka hedefleriniz var mı?

-Hedefi olmayan bir insanın geleceği de olmaz. Biz burayı ilk açtığımızda ki ilk hedefimiz Antalya içerisinde büyük bir imalathane ve ikinci bir şube hedefimiz bu. Tabi bunu daha da arttırmayı düşüyoruz fakat düşüncem şu kaliteli büyümek istiyoruz eğer kalite düşecekse bunu yapmam. Örnekleri etrafımız da mevcut.

Markalaşmayı düşüyor musunuz?

-Tabi şu an gerekli başvurularımızı yaptık bekliyoruz.

Toptan talepleri de geliyor değil mi?

-Evet toptan taleplerimiz var bir iki yerle görüşmelerimiz devam ediyor. Kuru pasta çeşitleri  olarak bir kaç alışveriş merkezi var toptan veriyoruz. Onların da bizi tercih etmelerinin sebebi; Bir gün patronları geldi akşam hiç bir yerde pasta bulamamış bizim de pastalarım günlük bizde ballı pastamızdan verdik kendisine istemeyerek aldı mecbur kaldı. Öbür sabah geldi hayretler içinde kaldığını ilk defa böyle bir pasta yediğini dile getirdi bize. İstemeyerek aldığı pastanın bu kadar güzel çıkmasına hayret etmiş.  Yıllardır kuru pasta aldığı yerle anlaşmasını bitirip bizden almaya kuru pastalarını.

Kuru pasta dışında börek çeşitleriniz var mı?

-Sabahları poğaça çeşitlerimiz var. Kıymalı peynirli tepsi böreğimiz var. Onun dışında sabahları çok güzel kahvaltımız var. Burada o işlerin ehli olan bir arkadaşımız bizimle çalışıyor. Çok ünlü bir yerde aşçıbaşıydı. Kendisinin konseptleri sunumları gayet güzel oluyor. Onun dışında biz yaz’ın zencefilli limonata, elmalı limonata kendimizin sıktığı içinde toz yapay bir şey olmayan içeceklerimiz. Süt kokteyllerimiz var. Amacımız burada her şey doğal kimyasal maddeler içermemesi hem pastalarımız da hem içeceklerimiz de elimizden geldiği kadar yapıyoruz en doğalını.

En önemli konulardan biri zaten şu Türkiye’ de zararlı yiyecek ve içeceğin olmaması sanıyorum siz bu konuda çok hassasiyet gösteriyorsunuz?

-Kendimiz de çoluk çocuk sahibiyiz bizim de ailemiz var bende bir yerlere gidiyorsam güvenle yemek istiyorsam benim de insanlara sunmam lazım.

Kahve pasta severlere ne söylemek istersiniz?

-Farklı ve güzel bir şey tatmak istiyorlarsa güzel bir ortam görmek istiyorlarsa ben Krem Karamel’e gelmelerini tavsiye ederim.  Bizim şöyle bir politikamız da var eğer gelip yedilerse ve beğenmedilerse o insanlardan ücret almıyoruz.

O kadar iddialısınız?

-Evet beğenmezlerse kesinlikle almam ücretini. Ama servis yaparken pastanın tüm özelliklerini söylerim. Ağırdır hafiftir içeriği şudur derim. Bu pasta ekşidir içerisinde marmelat var derim. İkincisi Kefemiz de çocuklar için küçük bir parkımız var. Özellikle çocuklar için yaptık 4 yaşına kadar olan çocukların oynayabileceği parkımız mevcut. Çocuklu aileler gelip burada hem keyifli zaman geçirsinler çocuklarını da merak etmeden zaman geçirsinler diye.

Peki, son olarak hanımlar evde pasta yaparken nelere dikkat etsin? Neler söylersiniz?

-Pasta yaparken kullanılan malzemeye dikkat edilmesi, doğru oranda malzemelerin kullanılması ve kendi sevgilerini katmalarını tavsiye ederim.

Benim yediğim pastanın ismi neydi?

-Panço ismi tamamen Rus pastası aslında pançonun bir hikâyesi de var. Bizde aşure olur ya evde ne varsa toplanmış pişirilmiş,  Panço’da öyle bir pasta. Kısaca hikâyesini anlatayım size; 1925-1926 yıllarında bir usta işyerini kapatmak üzereymiş iflas etmiş şehrin ileri gelenlerinden birisi gelmiş dükkânına bana acil pasta lazım demiş. Malzemem yok demiş usta. Adam beni ilgilendirmez acil bana pasta lazım. O da elinde ki malzemelerden işte çikolatalı kek varmış elinde, çikolata parçaları varmış artakalan kırıntıları, biraz ananas parçaları varmış krema derken düz pasta şeklinde de yapmamış kubbe şeklinde yapmış, üzerine de dökmüş çikolata sosunu vermiş müşterisine. Adamın çok hoşuna gitmiş yine istemiş aynı pastadan bir iki derken halk görmüş çok ünlü olmuş pasta adını sormuş herkes,  isim bulamamış ilk etapta aklına gelen ilk şeyi söylemiş ”Panço” Rusya da çok ünlü bir pastadır.

Krem Karamel’de bizim en çok dikkatimizi çeken hijyen oldu. Aynı bir ev temizliğinde, mutfak açık…

-Bizim mutfağımızın penceresi direk salona açılıyor. Bütün müşterilerimiz mutfağın içinde neler yapıldığını görebiliyorlar.

Hijyen bir ortam var biz de gazete olarak size teşekkür ediyoruz duyarlılığınızdan dolayı.

-Biz teşekkür ederiz. Sağ olun olması gerekeni yapıyoruz. Şöyle bir şey de bizim dış ülkelere karşı kötü bir imajımız var ne yaparsak yapalım bazı kendini bilmezler yüzünden oluşmuş bu imaj. Biz burada yabancılara hizmet ettiğimiz için burayı görüp Türkiye’de ki iş yerlerinin de temiz olduğunu görsünler istiyoruz. Bizim amacımız bu. Biz Türk insanı olarak gerçekten temiz bir milletiz.

Var olan kötü imajı ortadan kaldırmak mı?

-Gelen müşteriler bakıyorlar mutfak açık diyorlar merak edenler olursa gösteriyor-um mutfağımızı.  Belediyeden denetime geldiler inanın şaşırdılar. Tabi bizim tel-kinimizle ustalar tarafından her üretim-den sonra çalışma alanlarını temizliyor-lar akşamı beklemiyor pasta grubunu bitirdi diğer gruba geçerken temizliğini yapıyor öyle başlı-yorlar. Çünkü bak-teriler mikroplar böyle ortamlarda çabuk ürer ben kendim hijyen eğitimini aldım kendi personelime de eğitim verdim. Kullandığımız kapların 3 günde bir 90 derece de dezenfekte edilmesi mutfak bezlerinin hijyeni sular konusunda biz bunları sürekli tekrarlı-yoruz. Allah’a şükür şimdiye kadar ne gıda zehirlenmesi, hiç bir şikâyet almadık

Bu bir toplumsal sorumluluk hem güzel sohbet için hem de toplumsal sorumluluğunuzu yerine getirdiğiniz için çok teşekkür ederiz.

-Biz övünmüyoruz olması gerekeni yapıyoruz. Biz teşekkür ederiz ilginiz için bizi ziyaret ettiğiniz için.

Previous articleKebap RH +’de unutamayacağınız lezzetler var
Next articleKrem Karamel markalaşıyor