Medya Konseyi Başkanı Lokman ErdoğanMedya Konseyi Yüksek İstişare Kurulu’nun Aralık ayı toplantısında yapılan değerlendirmede Muhteşem Yüzyılın RTÜK Başkanının açıkladığı gibi kurgu olmadığını sistemli bir beşinci kol faaliyeti olduğu sonucuna vardıklarını ifade etti.
Muhteşem Yüzyıl ile ilgili toplumun farklı kesimlerinden yükselen eleştirilerin dikkatle takip edilmesi ve değerlendirilmesi gerektiğini belirten Medya Konseyi Başkanı Lokman Erdoğan RTÜK’ün son toplantısında kamuoyunda tartışılan diziyi gündemine almamasının ve bizzat RTÜK Başkanının siyasi bir partinin kontenjanından seçildiğini unutarak “Şu anda bu konuda siyasi polemik söz konusu. RTÜK olarak bu siyasi tartışmanın tarafı olmayalım. Dışında kalalım. Bu nedenle gündeme almamıza gerek yok” şeklinde konuşmasını elleştirdi.
Bu tür yayınların arka palanının araştırılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan açıklamasında şunları ifade etti. “Bu tür yayınlar ve diziler aslında tam anlamıyla beşinci kol faaliyetidir. Bu dizi eğer başka bir ülkenin televizyon kanalında yayınlansaydı ülkeler arasında kritik tartışmalar meydana getirirdi. Fakat bu dizi ile kendi tarihine hakaret eden bir toplum olarak tarihe geçmiş olduk. Bu tür yayınlar toplumları içten içe çökerten yayınlardır. Beşinci Kol Faaliyetleri olan diziler yoluyla, milli değerlerimiz açısından önemli yeri olan şahsiyetler örselenmekte ve olduğundan çok farklı şekilde gösterilmektedir. Ömrü at sırtında ülkesine ve milletine hizmet yapmakla geçmiş olan Kanuni Sultan Süleyman, tamamen yatak odasında ve çarpık ilişkilere dayalı bir hayat içerisinde gösterilerek çocuklarımızın ve gençlerimizin zihinleri bulandırılmaktadır.”
Türkiye’nin ikiyüzlü bir medya ve aydın bakışıyla sağlıklı yol almasının düşünülemeyeceğini belirten Lokman Erdoğan Tarihe yön veren şahsiyetler üzerinden yapılan ve kurgu mantığı ile savunulan yayınların toplumun temel dinamiklerini sarstığını belirtti.
Erdoğan, Atatürk ile ilgili olumsuzlukları beyaz perdeye yansıtan filmlere tepki gösteren yazarların ve aydınların konu Osmanlı Devleti olunca sessizliğe bürünmesinin ve yapılanları sukut içinde onaylamasının tek izahının iki yüzlülük olduğunu vurguladı. Tarihe yön veren bir anlayışın yeryüzünde sembolü olan bir devletin yöneticilerinin bu “bir kurgu ve senaryo” mantığı ile örselenmesi sıradan bir TV dizisinin işi olamaz. Çünkü ortada üzerinde konunun uzmanlarının, tarihçilerin ve bilim insanlarının ittifak etiği bir senaryo yoktur. Ortada sermaye ve medya tarafından tarihi bir şahsiyet üzerinden yürütülen bir beşinci kol faaliyeti vardır. Bu faaliyet ile toplumun ortak değerleri örselenmekte ve gelecek kuşaklara yanlış anlatılmaktadır.” Dedi.
