Gözde yanma, batma, kızarma, kumlanma, göz yorgunluğu, kontakt lens takmada zorluk gibi şikayetler ile ortaya çıkabilen göz kurluğunun ileri aşamaları, gözün tahriş olmasına ve çok ciddi sorunlara yol açabiliyor.
Dünyagöz Antalya Hastanesi doktorlarından Dr. Levent Ölmez’e göz kuruluğunun nedenlerini ve tedavisi hakkında şunları söyledi: “Gözyaşının temel görevleri, gözün şeffaf ön yüzeyi olan korneanın sinirlerinin tahriş olmasını engellemek ve gözün net, rahat görüşünü sağlamaktır. Gözün ön tabakasını kaplayarak pürüzsüz hale getiren gözyaşı, gözün oksijen almasına ve beslenmesine yol açar. Yapısında bulunan maddeler sayesinde dışarıdan gelen hastalıklara karşı gözün savunma bariyeri konumunda olan gözyaşı, yabancı maddelerin göze teması durumunda gözü yıkayarak temizler.” Levent Ölmez, “Gözyaşının görevlerinden de anlaşılacağı gibi eksikliği gözde uzun vadede ciddi problemlere hatta körlüğe gidebilecek durumlara yol açabilir. Bu sebeple ciddi olarak değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi gereken bir durumdur. “ diyerek sözlerini noktaladı.
Göz kuruluğu kimlerde görülür?
Günümüzde maalesef zamanımızın büyük kısmı, klimalı, kuru hava ile havalandırılan ofislerde ve bilgisayar başında geçiyor. Ortam havasının kuruluğu ve bilgisayar başında saatler geçirmek ciddi göz kuruluklarına yol açabiliyor. Bu sebeple ekran başında ve ofiste çalışanların düzenli olarak göz kontrolü yaptırmaları gerekiyor.
Bunun yanı sıra açık hava şartlarında çalışanlar için de belli riskler mevcut. Küresel ısınma ile birlikte atmosferin değişmesi, açık hava şartlarında çalışanlar için benzer durumların ortaya çıkmasına sebep olabiliyor. Uzun süreli kontakt lens kullanıcılarının da göz kurluğu konusunda dikkatli olması gerekiyor.
Tıpkı cilt ve saçta olduğu gibi, gözyaşı miktarımızda yaşın ilerlemesiyle birlikte azalma görülür. Göz kuruluğu hem erkekleri hem de kadınları her yaşta etkileyebilse de, bu rahatsızlık kadınlar arasında, özelikle menopozdan sonra daha yaygın olarak görülüyor.